“Bak gene hata yaptın!”
“Hiç dikkat etmiyorsun ve sürekli olarak hata yapmaya devam ediyorsun!”
“Yaptığın hatalarla işimizi sekteye uğratıyorsun!”
Hayatın içinde her durumda yer bulabilen yukarıdaki klasik yakınmaları, daha da dramatize ederek ve benzerleri eşliğinde çoğaltmak her zaman olası…
Bu ve benzeri sızlanmaları, iş dünyasındaki farklı alanlarda ve durumlarda da bir biçimde gözlemleyebilir, yaşayabilirsiniz…
Şimdi yazımızı destekleyen fotoğrafa yakından bir kez daha bakın! Hatasız kul olmaz ama kimi durumda pahası ve ceremesi görüldüğü üzere çok ama çok pahalıya patlamak üzere!..
+++
Her durumda hata, kesinlikle ve elbette hep cepten götürendir ve doğal olarak bir getirisi de yoktur. Ama olageldiğinde verdiği rahatsızlık eşliğinde, kişiye “tecrübe” denilen olguyu çok daha yakından hatırlatmak gibi acılı bir güzellemeyi de yedekler…
Hatalarla sobelenenler ve zaman zaman hataya düşüp ah vah edenler, muhtemelen daha sonra, hatalı oldukları konularda birer filozof ve tecrübe dahisi bile olabilirler!..
Bu ayrı bir konu…
+++
İş dünyasında da hata yapmanın elbette bir dolu negatif, acı ve tatsız bedelleri vardır.
Buna ilaveten ilk hata saflığın, fakat sonrakiler suçun ürünleridir diye bilgece bir yaklaşım da var…
Ancak, eğer bir kişi yapmakta olduğu işte hiç hata yapmıyorsa, onun iş yaptığından kesinlikle şüphe edebilirsiniz!..
+++
İnsanın hata yapmamasının iki nedeni olabilir:
Tekrarlayalım:
Birincisi, iş yapmayanlar kesinlikle hata yapmaz!..
İkincisi, risk almaktan çekinenler hata yapmaz!..
Ama bu konudaki temel ilke, hata yapmaktan korkmamak esasıdır…
Tabii, bu arada dikkat edin; silginiz kaleminizden önce tükeniyorsa, sanırız işte o zaman hatalarınızdan öcü gibi korkmalısınız!..
Ama bu düşüncenin ikinci ve daha akılcı bir versiyonu da var:
Hata yapmanın şaşılacak bir tarafı yoktur! Hata, her türlü bilginin ilk şeklinden başka bir şey değildir!
Ama unutmayalım:
Hala ders alınmazsa, her hata bir sonraki hatanın virüsü olur!
+++
Martin Luther King şöyle demiş:
Eğer sizden sokakları süpürmeniz istenirse; Michelangelo’nun resim yapması, Beethoven’in beste yapması veya Shakespeare’in şiir yazdığı gibi süpürün!
O kadar güzel süpürün ki; gökteki ve yerdeki herkes durup “burada işini iyi yapan, dünyanın en iyi çöpçüsü yaşıyormuş desin!”