Okulda öğrenciler o yılın ders programında yeni bir ders olduğunu öğrenirler. Dersin adı “Mantık”tır ve derse yaşlıca bir profesör girecektir. Derste, öğrencilerden biri hemen söz hakkı ister ve sorar:
”Hocam, mantık bize neyi öğretir anlatır mısınız?..”
Profesör, kendisine merak ve şüpheyle bakan öğrencilerine anlatır:
“Mantık dersinin insanların zihnine yaptığını açıklamak biraz güçtür, bunu sizlere bir örnekle açıklayayım. Farz edin ki, bir maden ocağından iki insan çıkıyor. Birisinin üzeri ter temiz, diğerininki ise kir içinde! Bunlardan hangisinin yıkanması gerekir?”
Öğrenciler, hiç tereddüt etmeden yanıtlarlar:
”Elbette kirlisi!”
Profesör tebessüm eder:
”İşte çocuklar, mantık bu soruya cevap vermeden önce; ‘nasıl olur da bir maden ocağından çıkan iki kişiden birinin üzeri tertemizken, diğerininki kirli olabiliyor der’”…
+++
Japon yönetim sistemindeki en ilginç çalışmalardan biri de, Japonya’daki en büyük kozmetik firmalarından birinde yaşanan boş sabun kutusu problemidir. Müşterilerden birisi firmaya, aldığı sabun kutusunun boş olduğu konusunda şikayette bulunmuş. Bunun üzerine firma yetkilileri hemen üretilip paketlenen sabun kutularını sevkiyat birimine gönderen hattı izole etmişler. Bu sırada bir şekilde bir sabun kutusunun hattan içi boş şekilde geçtiği tespit edilmiş ve yönetim, uzmanlarına derhal bu problemi çözmesi için talimat vermiş. Birinci çözüm şöyle önerilmiş:
Sorumlu yetkililer iki kişi tarafından kullanılan yüksek çözünürlükte bir x-ışını cihazı tasarlamak için ciddi uğraş vermişler. Bu sayede hattan geçen bütün sabun kutuları izlenebilecek ve boş olmadıklarından emin olunacaktı…
Bir de ikinci çözüm geliştirildi:
Şirketteki bir çalışan, aynı problemle karşılaştığında x-ışını ya da benzeri karmaşık şeylerle uğraşmadı. Onun yerine farklı bir yol buldu. Güçlü, endüstriyel bir elektrikli vantilatör alarak hatta doğru yöneltti. Vantilatörü açtığı anda, dolu olan kutular hattan geçerken, boş olanlar hattın dışına doğru savruldu!..
+++
Yeni yılın arifesinde kedi dostlarımızla da buluştuk:
Yaşlı kedi, kuyruğuyla oynayan yavru kediye sormuş:
“Neden kuyruğunu kovalıyorsun?”
Yavru kedi yanıt vermiş:
“Bir kedi için en güzel şeyin mutluluk, mutluluğun da kuyruğum olduğunu öğrendim. Bu nedenle onu kovalıyorum, yakaladığımda mutluluğa kavuşacağım!”
Bunun üzerine yaşlı kedi şöyle demiş:
“Gençken ben de mutluluğun kuyruğumda olduğuna karar vermiştim. Ama zamanla şunu farkettim: Ne zaman onu kovalasam benden uzaklaşıyor, ne zaman kendi işime ve hedeflerime baksam hep peşimden geliyor!..”
+++
Yeni yılda işimize, hedeflerimize, daima ileriye ama mutlaka umutla bakmak ve iyimser olmak gibi şahane bir avantaj ve şansımız var… Ama şunu da unutmamak gerek: 2022 yılında da öne çıkanlar; her zamanki gibi çalışanlar ve başaranlar olacak!..